Oturum Aç
Hakkında
Ülkemizde cam sanayiinin öncüsü Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları A.Ş. ​​Şişecam'ın kültürel değerlerin korunması amacıyla topladığı tarihi cam eserlerden oluşan koleksiyonun daha geniş kitlelerin erişimine sunulması ve kurumsal mirasımızın bir parçası olarak tanıtımının yapılması hedefiyle hazırlanan Cam Eserler Koleksiyonu web sitesinde M.Ö 6.yy’dan başlayıp M.S.19.yy’a kadar olan Yunan, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemi cam eserleriyle tarihi bir gezintiye çıkacaksınız.​
Ülkemizde cam sanayiinin öncüsü Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları A.Ş. ​​İstanbul Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü’ne bağlı olan koleksiyon Arkeolojik ve Etnografik olmak üzere toplam 520 eserden oluşuyor. Şişecam Genel Müdürlüğü binasının içinde özel dekore edilmiş Cam Eserler Koleksiyonu sergi alanında korunuyor ve ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor.​
< >
ANTİK
ROMA
BİZANS
OSMANLI
Cam işçiliğinin keşfi yaklaşık olarak M.Ö.2350 yıllarında gerçekleşmiştir. Cam eserler altın ve gümüş gibi soy metaller veya lapis lazuli,topaz, onix,ametist ve turkuvaz gibi kıymetli taşlarla eşdeğer bir malzeme olarak düşünülürdü.

Döküm veya sıcak cam sarma teknikleri ile şekillendirilen boncukları, Frig, Yunan ve Roma göz boncukları ve kolye plakaları çok ince bir işçiliğin ürünleri olup değerli veya yarı değerli taşların taklitleri olarak üretilmişlerdir...
Roma camcılığı terimi Roma İmparatorluğu'nun yayıldığı sahalarda üretilen camları içermektedir. Bu yayılma alanları Akdeniz havzası (İtalya, Yunanistan, Anadolu, Suriye, Mısır, Kuzey Afrika), Balkanlar, Fransa, Orta Avrupa ve İngiltere’dir.

Bu dönemde yapımı uzun zaman alan ve zahmet gerektiren gösterişli eserlerin yanında, birkaç dakikada üretilebilen üflenmiş camların sayıca çok üstün oldukları görülmektedir. Bu açıdan bakıldığında, adeta bir seri üretim söz konusudur...
5. yüzyıldan 15. yüzyıla kadar geçen zamanda Bizans camcılığını özellikle Anadolu, Suriye, Yunanistan, Balkanlar, İtalya, Kıbrıs, Mısır ve Güney Rusya’daki buluntular yardımıyla izleyebiliriz. Serbest üfleme, kalıba üfleme, camipliği bezeme, aplike, kesme, mineleme ve yaldızlama gibi teknikler kullanılmış olup kadeh, kandil, şişe ve bardakların yanı sıra boncuk, bilezik, kolye, küpe gibi süs eşyaları çok miktarda üretilmiştir...
Osmanlı İmparatorluğu'nda çinicilik, ahşap işçiliği, dokumacılık ve maden işçiliği gibi camcılık da çok popüler bir zanaat koludur.

Surname-i Hümayun'un (1582) Nakkaş Osman tarafından yapılan minyatürlerindeki bazı sahneler o günün cam üretimini bir dereceye kadar açıklayacak mahiyettedir. III.Murat’ın oğlu Şehzade Mehmet'in sünnet düğünü nedeniyle düzenlenen şenlikleri anlatan bu eserin bir sayfasında, alt kısmı tekerlekli bir platform üzerinde seyyar cam fırını tasvir edilmiştir, etrafındaki işçiler de cam yapmaktadır. Aletler günümüzdekilerle hemen hemen aynıdır. Bir diğer sayfadaysa Camgeran Loncası elemanlarının geçiş töreni görülür. Bu resimde de muhtelif biçimde cam kaplar yer alır. Bu minyatürlerdeki şişelerin benzerleri İstanbul’da Sirkeci’de yapılan Marmaray kazılarında gün ışığına çıkmıştır...